MATÜRİDİLİK AKAİDİNDE, ALLAH AKIL İLE BİLİNİR
1}Matüridi, insanların Allah’ı bilmelerinin şart olduğunu kabul etmiştir.
2}Matüridi’ye göre insanların Allah’ı, akıl ile algılamaları ve bilmeleri mümkündür.
3}Matüridi’ye göre kişi; aklını kullanarak Allah’ın varlığını algılar, tanır ve bilir.
4}Matüridi’ye göre, Allah Kur’an-ı Kerim’de, düşünmeyi, göklerin ve yerlerin hükümranlığına bakmalarını, yani bunlardaki bilimsel ve teknolojik yasaları anlamalarını, bunların sırlarını bulmalarını emreder. Buna göre Allah’ın dünyaya ve evrene koyduğu bilimsel ve teknolojik yasaları bulmak için aklını geliştirmesi, ondan sonra da bu yolda çalışması şarttır. Bu çabayı göstermeyenler, O’nun buyruklarına karşı çıkmışlardır.
5} Matüridi’ye göre; insanlar heveslerine, nefislerine uydukları zaman Allah’ı algılayamazlar. O durumda Allah’ı algılamak değil, aksine putları, şirki, Hak yerine batılı algılamış olurlar.
6} Matüridi’ye göre: “Allah Zülcelâl, aklın insanları doğru yola yönelteceğini tebliğ eder.” Eğer insanlar kendi heveslerine, nefislerine uyarlarsa aklı kötü yolda kullanmış olurlar.
7} Matüridi’ye göre Allah Azim’üşşan: “İnsanlar, heveslerinin, nefislerinin isteklerinden uzaklaştıkları andan itibaren, Allah’a inanmaya başlayacaklarını da tebliğ ediyor.”
8} Matüridi’ye göre, aklı kullanmak suretiyle, Allah Azim’üşşan’ı bilmeye çalışmak, Kur’an-ı Kerimin buyruklarına bağlanmaktır.
9} Matüridi’ye göre; aklı kullanmamak, akıl yolunu açmamak ve aklı devre dışı bırakmak; Kur’an-ı boş vermek, Kur’an-ı dolanmak, Kur’an-a sırt çevirmektir.
10} Matüridi’ye göre aklı, Allah Zülcelâl’i bilme konusunda araç olarak saymamak, Allah Azim’üşşan’ın akıl ile araştırma yapmaya bağladığı her türlü işi yok saymaktır. Bu durumda insanlık âleminde gelişme ve ilerleme olmayacak, Allah’ın evrene koyduğu evren yasalarına sırt çevirenler, evren yasalarını bulanlar tarafından, evrene ve evrendeki varlıklarla, insanlara egemen olacaklar.
11} Matüridi’ye göre, Allah’ın varlığını, O’nun Yarattıklarına, yaratılmışlara bakarak, araştırmalar yaparak tanımaya yönelmek, bilmek çok önemli bir borçtur ve çok gereklidir. Eğer öyle olmamış olsaydı, Kur’an’da Allah Azim’üşşan, niçin göklere, yerlere bakıp, araştırın diye tebliğ etmişti? Böyle bir yolu, aklın yolunu seçmemek, evrendeki varlıkları araştırarak Allah Zülcelâl’in Yüce Varlığını anlamaya, bilmeye çalışmamak, İlâhi vahiyleri tanımamak, yok saymaktır.
12} Matüridi, aklın tek başına, Allah’ı bileceğini de kabul etmiştir.
13} Matüridi, kulların İlâhî yasaların mahiyetlerini, hükümlerin nelerden ibaret olduklarını, nasıl icra edilip nasıl uygulanacaklarını, kendilerinin yapmakla yükümlü oldukları hükümlerin nelerden ibaret olduğunu, bunların ayrıntılarını, aklın bilemeyeceğini de kesin olarak kabul etmiştir.
“Ebu’d Derda {ra} Resul’ullah {av}’in şöyle dediğini işittim:
“Kim İLİM öğrenmek için bir yola giderse Allah onu Cennete giden yollardan birine dahil etmiş demektir. Mekkeliler, İLİM öğrenenden memnun olarak kanatlarını {üzerlerine koyarlar.} Gökler ve yerlerde olanlar ve hatta denizdeki balıklar ÂLİM için istiğfar ederler. ÂLİMİN âbid-{İBADET EDEN KİŞİ} üzerindeki üstünlüğü dolunaylı gecede ayın öteki yıldızlara üstünlüğü gibidir. ÂLİMLER peygamberlerin varisleridir. Peygamberler, ne para ne pul miras bırakırlar, ama İLİM miras bırakırlar. Kim ne İLİM elde ederse, bol bir nasip elde etmiştir.” {Ebu Davud İlim 1, {3641} Tirmizi, ilim 19, {2683}: İbnu Mace, Mukaddime 17, {223}
{www.bilgeata.com}
Rüstem KOCADURMUŞOĞLU
Eğitimci Yazar-Teolog-Kökenbilimci
Bilge Ata Ξ̲̅ ✫TÜRKİYE Ξ̲̅ ✫