1-HADİSLER KUR’ANA AYKIRI OLAMAZ

Kur’an ana kaynağımızdır. Hadisler Hz. Muhammed’in Kur’anı açıklayan sözleridir. “Hadisler uydurmadır, silip atalım, Kur’anın dinine dönelim” diyorlar. Oysa Peygamberin devri M.S. 610 da Kureyş ve Araplar bedevi hayatı yaşıyorlardı. Yazılı kitapları yoktu. Bugün bile İngilizlerin yazılı anayasaları yoktur. Kimse çıkıp ta: “İngilizler anayasalarını uydurdular” demiyor, ama bizde her önüne gelen, “hadisler sözlü rivayettir, silip atalım” diyorlar. Hadislerde uydurma yapıldığını bir siz mi biliyorsunuz? 2001 yılında Çukurova Üniversitesinde Uluslararası bir çalıştayda Hadis Prof. M. Sait Hatipoğlu konuştu. Aşağıdaki “Ebu Bezzar” hadisini sordum. Açıklayamadı. Benim açıklamamı istedi. Ben de açıkladım. Kendisine: “Diyanet İşleri Başkanlığı, İlahiyat Fakülteleri ve İslam alimleri birleşip Kur’ana aykırı hadisleri ayıklasınlar” diye teklif ettim. 16 Yıldır öyle kaldı. Aşağıdaki Bezzar hadisinin Kur’ana uyup uymadığını araştırmak için 20 küsur yıl ter döktüm. Efendimiz 23 yıllık görevinde, Kur’anın hikmetlerini öğretti. Âhir zaman Elçisine, Kur’anı ve Hikmeti öğretmesi görevini Allah verdi, şimdi bazı kişilerin oyun içinde oyun kurarak, Müslümanları bu tebliğ görevinden uzaklaştırmak istemeleri şaşırtıcıdır.

“Rabbimiz! İkimizi sana teslim olanlardan {Müslüman} olanlardan eyle. İkimizin GENETİK Kökümüzden, dölümüzden de sana teslim olan {Müslüman olan} bir millet {Kureyş} çıkart.” Bakara 2/128.

“Rabbimiz! Bizim dölümüzden, GENETİK kökümüzden çıkartacağın o milletin {Kureyş’in} içinden de kendilerine senin AYETLERİNİ OKUYAN, KİTABI VE HİKMETİ ÖĞRETEN, ONLARI ARINDIRAN BİR PEYGAMBER {MUHAMMED}’İ GÖNDER. Sen Azizsin, HİKMET SAHİBİSİN.” Bakara 2/129

ÖTE EVRENLERE YOLCULUK, {Mİ’RAC} HADİSİ:

Hafız Ebubekir El- Bezzar Müsnedinde derki:
Bize seleme İbnü Şebi- bin Enes İbnü el Malikten rivayetine göre, Allah’ın Resulü {av} şöyle anlatıyor:
“Ben oturduğum bir sırada birden, Cebrail çıka geldi. İki kürek kemiğimin arasına dokundu. Ben, kalkıp bir ağaca yönlendim. O ağaçta kuş yuvası gibi hazırlanmış iki yer vardı. Cebrail birine ben de öbürüne oturdum. Ağaç yükseldi, yükseldi, doğu ile batı arasını kapladı. Ben, çevreye göz gezdiriyordum. Eğer göğe dokunmak istemiş olsaydım, göğe dokunurdum. Cebrail, benden yana döndü. Sanki o, birbirine yapışmış keçe gibiydi. İşte o zaman, Allah’ı bilme konusunda bana olan üstünlüğünü anladım. Bana gök kapılarından birisi açıldı. En Yüce Nuru gördüm. Bir de baktım ki, perdenin önünde inci ve yakuttan bir REFREF duruyor. Bana Allah’ın dilediği kadar vahyolundu.” {Yüzleşme Doktrini, Rüstem Kocadurmuşoğlu – Bilgeata - Zirve Basımevi Adana 2002 S- 246. {Alıntı}

Bu hadisi uydurma, abartma, hurafe diye yaftalamış ve damgalamışlar. Yirmi küsur çalışmadan sonra, hem yaftalar kalktı, hem hadisin hikmeti ortaya çıktı, hem de Kur’anla bire bir örtüştüğü belgelendi. Hadislere savaş açanlar, lütfen silahlarını gömsünler.

UZAY ZAMAN BÜTÜNÜ VE BEZZAR HADİSİ

Şimdi hadisin hikmetine geçelim: Evrende, atılan her adım, kımıldayan her nesne bunu, hem mekana, hem zamana karşı yapmaktadır. Buna “UZAY ZAMAN BÜTÜNÜ” denir. Efendimiz: “Cebrail benden yana döndü o, birbirine yapışmış keçe gibiydi, buyurdu
“Bilimsel deneyler, zamanın büzülmesi, uzunluğunun kasılması, hareket eden cisimlerde hızın artmasıyla kütlenin büyümesi gerçeğini ortaya koymuştur. Bu deneyler, COFFMAN ve Bucherer (1909), Eifess (1936), Brokhaven Ulusal Laboratuvarı ve Kaliforniya Tekno Enstitüsü bilginleri (1952) ile Alman Bilgini Mosbaro (1960) ve diğerleri tarafından gerçekleştirildi. {İzafiyet Teorisi ve Kur’anı Kerim - Prof. Dr. Yusuf Mürüvve - Kanada/Toronto. Çeviri: Recep Çalı Aydın mat.1979 s-35.

“Senden, başlarına çarçabuk azap getirmeni istiyorlar. Allah sözünden asla caymayacaktır. Ey Muhammed, Rabbi’nin katında bir gün, sizin saydıklarınızdan bin yıl gibidir. (Hac/47)

“Gökten yere kadar bütün işleri Allah düzenler. Sonra bütün işler, sizin hesabınıza göre bin yıl kadar tutan bir günde O’na yükselir.” (Secde /5)

“O azap, yükselme yollarının sahibi olan Allah tarafından gelecektir. Melekler ve ruh/Cebrail, miktarı 50 bin yıl olan o derecelere bir günde yükselir/çıkarlar. O halde sen Ey Muhammed şimdi güzel güzel sabret. Doğrusu inkarcılar azabı uzak görüyorlar. Ama Biz azabı yakın görmekteyiz.” (Mearic/3-4-5-6)

Çekirdek fiziğine göre hareket eden cisimlerde hız artınca uzunluk kasılıyor, zaman büzülüyor, kütle büyüyor. Hızı artan cisimlerde katılık, kararlılık, sıkılık ve keçe gibi olma hali görülüyor. Cebrail {av}’in keçe gibi olması, bu nesnenin nano saniyelerde öte evrenlere ulaşmasındandır. Hadiste: “Ağaç yükseldi, yükseldi, doğu ile batı arasını kapladı.” Deniyor: Hızı artan nesnelerde boyut büyümesi fizik kuralıdır.” 
Ağaç: Müteşabih, benzetmedir. Kuş yuvası, astronotların modülü gibi olabilir. Efendimiz öte evrenler yolcuğundan sonra yatağı soğumadan geri geldi. Evren yolculuğu çıkışta boyut büyümesi, inişte geri sarma büzülme oldu ve insani kimliğiyle geri döndü. {Yüzleşme Doktrini. Age. S-246-250.}
Şükürler olsun, bu hadisin, yirmi yıllık bir çabadan sonra Kur’ana uyduğu ispatlandı. Hadisleri silip attığımızda, İslam’ın evrensel tebliğini de silip atmış, evren ve öte evrenlerle ilgili İlahi tebliğleri bir çırpıda kurutmuş olmaz mıyız?
Çözemediğimiz hadisleri, geleceğin dâhî beyinlerine bırakalım.

Rüstem Kocadurmuşoğlu

Adana-24.06.2017